Birkaç soruya cevap verin ve belgeniz otomatik olarak düzenlensin.
Belgeniz hazır! Word ve PDF formatlarında size gönderilecek. İstediğiniz gibi değiştirebileceksiniz.
İflas Takibine İtiraz Dilekçesi, bir borçlunun kendisine icra dairesi tarafından bir alacaklıya olan borcu dolayısıyla gönderilen iflas takibinde ödeme emrine karşı yaptığı itirazın yer aldığı dilekçedir.
Burada borç ile kastedilen alacaklı olarak adlandırılan kişinin borçlu olarak adlandırılan diğer kişiden tahsil etmeye hakkı olduğu ve borçlu kişinin de ödemekle yükümlü olduğu şeydir. Bir başka deyişle, borçlu, alacaklıya karşı bir para ödemesi gereken (alacaklıya para borcu olan) kimseyken; alacaklı da borçludan alacağını (parasını) tahsil etme hakkına sahip olan kişidir.
İflas, bir para borcunun zamanında ödenmemesi halinde borçluya karşı başlatılan takip üzerine asliye ticaret mahkemesinin kararıyla, borçlunun bütün malvarlığının satılarak, alacaklıya alacağının verilmesini sağlayan takip yoludur. İflas yoluna başvurulabilmesi için borçlunun iflasa tabi kişilerden olması gerekir. Özetle, borçlunun bütün malvarlığının satılması suretiyle alacaklıya alacağın ödenmesidir.
Takip ile kastedilen, alacaklının, alacağını (borç verdiği parayı) tahsil etmek amacıyla herhangi bir nedenle borcunu ödemeyen borçludan alacağını devlet gücü ile tahsil edebilmek için İcra Müdürlüğü nezdinde başlattığı takiptir.
İcra Müdürlüğü veya İcra Daireleri ise, gerek mahkeme kararlarının yerine getirilmesini (icra edilmesini) gerekse insanların alacaklarını tahsil etmelerini sağlayan bir yargı kurumu olup, mahkemeler gibi adliye binaları içerisinde yer alır.
Ödeme emri, icra dairesi tarafından borçluya gönderilen, ödeme emrinde belirtilen borcun ödenmesine ilişkin talimat içeren bir resmi yazıdır.
Borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde borcunun bulunmadığı, imzanın kendisine ait olmadığı veya kendisinin iflasa tabi kişilerden olmadığına ilişkin itiraz edebilir.
Ödeme emrini alan borçlunun borcun tamamına ilişkin yapmış olduğu:
ilişkin itirazları, borca itiraz olarak belirtilmektedir.
Örneğin borçlu Cemil Demir, alacaklı Ahmet Yılmaz'a 35.000 TL borcu olduğu ve ödemesi gerektiğine dair icra dairesi tarafından gönderilen bir iflas yoluyla takipte ödeme emri almış olsun. Bu durumda borçlu Cemil Demir, örneğin alacaklı Ahmet Yılmaz'ı hiç tanımadığından bahisle borcunun olmadığına ilişkin itirazda bulunabileceği gibi, ilgili borcu geçen hafta ödemesi sebebiyle hiç borcunun kalmadığına dair de itirazda bulunabilir. İşte bu örneklerde borçlu Cemil Demir, borcun tamamına itiraz etmektedir.
Borçlu eğer süresinde borca itiraz etmek istiyorsa, hangi gerekçe ile itiraz ettiğini dilekçesinde belirtmek zorunda değildir.
Ödeme emrini alan borçlunun, alacaklı tarafından dayanak gösterilen senet altındaki imzanın kendisine ait olmadığına ilişkin olarak yaptığı itiraza, imzaya itiraz denilmektedir. Resmi senetlerde (örneğin tapu nezdinde akdedilmiş bir sözleşme) imzaya itiraz edilemez.
İmzaya itiraz eden borçlu, imzaya itiraz ettiğini açıkça beyan etmelidir; aksi takdirde söz konusu imzanın kendisine ait olduğunu kabul etmiş sayılır.
Örneğin borçlu Cemil Demir, alacaklı Ahmet Yılmaz'a 35.000 TL borcu olduğu ve ödemesi gerektiğine dair icra dairesi tarafından gönderilen bir iflas yoluyla takipte ödeme emri almış olsun. Bu durumda borçlu Cemil Demir, ödeme emrine dayanak gösterilen senette yer alan imzanın kendisine ait olmadığına, imzanın sahte olduğuna dair itirazda bulunabilir. İşte bu halde borçlu Cemil Demir imzaya itiraz etmiş olur.
İflas yoluna başvurulabilmesi için borçlunun iflasa tabi kişilerden olması gerekir. Eğer borçlu bunlardan biri değilse, iflasa tabi kişi olmadığını belirterek itiraz edebilir.
İflas yolu ile takip aşağıda sayılan iflasa tabi kişiler hakkında yapılabilir:
İtiraz dilekçesinde aşağıdaki unsurlara yer verilmelidir:
Borçlu: Ödeme emri gönderilen borçlunun ticari unvanı, vergi numarası veya adı-soyadı, T.C. kimlik numarası; adresi, bir avukat ile temsil edilip edilmediği, avukatı varsa avukatının adı-soyadı, adresi belirtilmelidir.
Alacaklı: Ödeme emrinde alacaklı olduğu belirtilen alacaklının ticari unvanı, vergi numarası veya adı-soyadı, T.C. kimlik numarası, adresi yazılmalıdır.
Dosya: Ödeme emrini gönderen İcra Dairesi ile ödeme emrinde yer alan dosya numarası belirtilmelidir.
İtiraz: Borçlunun hangi itirazda bulunduğu (borca itiraz, imzaya itiraz veya iflasa tabi kişilerden olunmadığına dair itiraz) belirtilmelidir.
Dilekçe hazırlandıktan sonra dikkatlice okunup kontrol edilmelidir. Daha sonra çıktısı alınarak borçlu veya varsa avukatı tarafından imzalanmalıdır.
İtiraza dayanak belge var ise (ödeme yapıldığına dair dekontlar, banka hesap hareketleri gibi) dilekçeye eklenmelidir.
Hayır, borçlunun avukatla temsil edilmesi zorunlu değildir. Borçlu avukat tarafından temsil edilmeksizin, kendisi de bu dilekçeyi sunabilir. Ancak gerek prosedürlerin sürelerinin kaçırılmaması ve hak kayıplarının yaşanmaması için borçlu, bir avukat tutmayı tercih edebilir. Bu halde bu dilekçenin avukat tarafından da sunulması mümkündür.
Borca itiraz halinde söz konusu borç bakımından ödeme yapıldığına dair dekontlar ve banka hesap hareketleri, dayanak sözleşme dilekçeye eklenebilir.
İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine bildirmek zorundadır.
Borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde itiraz etmezse takip kesinleşir. Eğer borçlu borcu ve takip giderlerini bu 7 günlük süre içinde icra ve iflas dairesine öderse iflas takibi sona erer. Fakat borçlunun bu 7 günlük süre içinde borcun ve takip giderlerinin tamamını icra ve iflas dairesine ödememesi halinde alacaklı asliye ticaret mahkemesinden borçlunun iflasını (yani borçlunun tüm malvarlığının satılmasını) isteyebilir.
Ödeme emrine itiraz edilmemesi ve takibin kesinleşmesi üzerine alacaklının borçlunun iflasını istemek için ödeme emrinin borçluya tebliğinden itibaren 1 yıllık süresi bulunmaktadır. Bu süre geçtikten sonra alacaklı artık gönderilen ödeme emrine dayanarak iflas talep edemez.
Borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde itirazını icra dairesine bildirirse iflas takibi durur.
Bu durumda alacaklı, asliye ticaret mahkemesinde açtığı iflas davasında borçlunun yapmış olduğu itirazın kaldırılarak borçlunun iflasına karar verilmesini ister. İflasta ödeme emrine yapılan her türlü itiraz sadece asliye ticaret mahkemesi tarafından incelenir. İflas davasında mahkeme borçlunun itirazlarını inceler.
Borçlu, ödeme emrine itirazda belirtmediği sebepleri, iflas davasında ileri sürebilir.
Mahkemenin yapacağı inceleme sonucunda borçlunun borçlu olmadığı kanısına varılırsa iflas davasının reddine karar verilir. İflas davasının reddi halinde, alacaklı iflas takibi ve davası konusu yapılmış alacak için borçluya karşı yeni bir alacak davası açamaz.
Öte yandan mahkeme tarafından yapılan inceleme sonucunda alacağın mevcut olduğu kabul edilirse, borçlunun itirazının kesin olarak kaldırılmasına karar verilir ve mahkemece aynı zamanda bir depo kararı verilir. Bu depo kararı ile mahkeme, borçluya 7 gün içerisinde faiz ve icra giderleri ile birlikte borcunu ifa etmesini veya o kadar miktarı mahkeme veznesine depo etmesini emreder. Borçlu 7 günlük süre içerisinde bu miktarı ödemez veya mahkeme veznesine depo etmez ise, mahkemece depo kararından sonraki ilk duruşmada borçlunun iflasına karar verilir.
İflas takiplerine itiraz, İcra İflas Kanunu madde 156 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
Bir form dolduruyorsunuz. Siz formdaki soruları yanıtladıkça, belge gözlerinizin önünde düzenleniyor.
Her şey tamamlandığında, belge size Word ve PDF formatlarında gönderilir. Belgeyi değiştirebilir ve yeniden kullanabilirsiniz.
İflas Takibine İtiraz Dilekçesi - örnek, şablon
Ülke: Türkiye