Birkaç soruya cevap verin ve belgeniz otomatik olarak düzenlensin.
Belgeniz hazır! Word ve PDF formatlarında size gönderilecek. İstediğiniz gibi değiştirebileceksiniz.
Bir şüpheli veya sanık hakkında verilen tutuklama kararına itiraz etmek amacıyla kullanılan dilekçeye tutukluluğa itiraz dilekçesi denilmektedir.
Tutuklama, henüz iddia olunan suç hakkında mahkemece suçlu bulunulduğuna dair hüküm kurulmadan önce, soruşturma veya kovuşturma (dava) devam ederken, şüphelinin veya sanığın kaçmasına, delilleri karartmasına veya yok etmesine engel olmak amacıyla tutuklanarak cezaevine gönderilmesine yönelik olarak hakimlik veya mahkeme tarafından verilen geçici kararı ifade eder.
Tutuklama kararı şüpheli veya sanık hakkında verilebilir.
Şüpheli, hakkında henüz dava açılmamış, yalnızca savcılık tarafından soruşturma yürütülen kişidir. Bir başka ifadeyle şüpheli ile kastedilen, henüz dava (kovuşturma) açılmadan önce, yani soruşturma aşamasında kendisine suç şüphesi isnad edilen kişiyi ifade eder. Yani, ilgili suç bakımından şüpheli hakkında henüz asliye ceza mahkemesi veya ağır ceza mahkemesi nezdinde bir dava yürütülmemektedir. Yalnızca savcılık tarafından bir soruşturma yürütülmektedir.
Sanık ise, savcılığın iddianamesiyle hakkında dava açılmış ama henüz mahkeme kararı verilmemiş kişidir. Özetle sanık, savcılığın hazırladığı iddianame sonrası asliye ceza mahkemesi veya ağır ceza mahkemesinde hakkında suç işlediği iddiası sebebiyle ceza davası (kovuşturma) açılan ve henüz hüküm verilmemiş olan kişiyi ifade eder.
Bir şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilmesi için bazı şartların gerçekleşmiş olması gerekir.
Katalog suçlar, Türk Ceza Kanunu'nda özellikle sayılmış bazı ağır suçlardır. Bu suçlar söz konusu olduğunda, tutuklama için "kaçma" ya da "delilleri karartma" ihtimali ayrıca kanıtlanmasa bile, kanun bu ihtimallerin var olduğunu kabul eder. Yani katalog suçlarda tutuklama şartları daha kolay oluşur.
Katalog suçlar kanunla sayılmış olup, aşağıda belirtilen suçlardır:
Tutuklamaya ilişkin karar, soruşturma aşamasında sulh ceza hâkimliği tarafından verilebilir. Sulh ceza hâkimliği işleri, asliye ceza hâkimi tarafından görülüyorsa, tutukluluk kararını asliye ceza hakimi verebilir.
Ceza davası açıldıktan sonra ise tutukluluk kararı, asliye ceza mahkemesi veya ağır ceza mahkemesi tarafından verilir.
Tutukluluğa itiraz dilekçesinde aşağıdaki hususların düzenlenmesi gerekir:
Sanık/ Şüpheli: Hakkında tutuklama kararı verilen sanık veya şüphelinin adı-soyadı, adresi- T.C. kimlik numarası, varsa avukatının adı-soyadı ve adresi belirtilmelidir.
Tutuklama Kararı: Tutuklama kararının verildiği dosya numarası, tarihi, kararı veren makam ve tutuklama gerekçesi belirtilmelidir.
İtiraz: Tutuklama kararına itiraz edildiği açıkça belirtilmeli ve itiraz gerekçeleri yazılmalıdır.
Dilekçe hazırlandıktan sonra dikkatlice okunarak kontrol edilmelidir. Daha sonra tutuklama kararı veren mahkemeye sunulmalıdır. Bu dilekçe mahkemeye elden sunulabileceği gibi UYAP (Ulusal Yargı Ağı Projesi) üzerinden de gönderilebilir.
İtiraz, kararın öğrenildiği günden itibaren iki hafta içinde kararı veren hakim veya mahkemeye verilecek bir dilekçe ile yapılır.
Kararına itiraz edilen hâkim veya mahkeme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir; yerinde görmezse (itirazı reddederse) en çok üç gün içinde, itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir.
Sulh ceza hâkimliğinin tutuklama kararlarına karşı yapılan itirazların incelenmesi, yargı çevresinde bulunduğu asliye ceza mahkemesi hâkimi tarafından yapılır. Sulh ceza hâkimliği işleri, asliye ceza hâkimi tarafından görülüyorsa itirazı inceleme yetkisi ağır ceza mahkemesi başkanına aittir.
Asliye ceza mahkemesi hâkimi tarafından verilen kararlara yapılacak itirazlar, yargı çevresinde bulundukları ağır ceza mahkemesine yapılır. Bu mahkeme ile başkanı tarafından verilen kararlar hakkındaki itirazların incelenmesi, o yerde ağır ceza mahkemesi birden çok daireden oluşuyorsa, numara olarak kendisini izleyen daireye; son numaralı daire için birinci daireye; o yerde ağır ceza mahkemesinin tek dairesi varsa, en yakın ağır ceza mahkemesine aittir.
Tutuklamaya itiraz süresi tutuklama kararının öğrenilmesinden itibaren iki haftadır. Tututkluluğun devamı kararına itiraz süresi de öğrenmeden itibaren iki haftadır.
Sürenin hesaplanamsında, şüpheli veya sanığın tutuklandığı gün dikkate alınmaz.
Tutuklama kararına itiraz tutuklama kararını veren mahkemeye beyanda bulunularak bu beyanın katip tarafından tutanağa geçirilmesi ile yapılabilir. Ancak itirazın reddi halinde, sonraki itirazların dilekçe ile yapılması gerekir.
Hayır, suçun alt sınırı 5 yıldan daha azsa avukat tutma zorunluluğu yoktur.
Bununla birlikte, şüpheli veya sanığın en temel haklarından biri, avukatın hukuki yardımından yararlanmadır. Şüpheliye avukat seçme hakkının bulunduğu ve bir avukatın hukukî yardımından yararlanabileceği, avukat seçeçek durumda değilse ve avukatın hukuki yardımından yararlanmak istiyorsa baro tarafından kendisine ücretsiz avukat tayin edileceği, avukatın ifade veya sorgusunda hazır bulunabileceği, kendisine tutuklama sorgusundan önce bildirilir.
Alt sınırı 5 yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada, istem aranmaksızın avukat (müdafii) görevlendirilir. Yine şüpheli veya sanık; çocuk, kendisini savunamayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz ise, istemi aranmaksızın bir avukat görevlendirilir.
Evet, itiraz avukat olmaksızın tutuklanan şüpheli veya sanık tarafından yapılabilir. Tutuklanan kişinin yasal temsilcisi (babası, annesi veya varsa başka yasal temsilcisi) veya eşi de tutuklama kararına itiraz edebilir.
Ceza Muhakemesi Kanunu madde 268 vd. hükümlerinde tutukluluğa itirazın nasıl ve ne şekilde yapılacağı ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
Bir form dolduruyorsunuz. Siz formdaki soruları yanıtladıkça, belge gözlerinizin önünde düzenleniyor.
Her şey tamamlandığında, belge size Word ve PDF formatlarında gönderilir. Belgeyi değiştirebilir ve yeniden kullanabilirsiniz.
Tutukluluğa İtiraz Dilekçesi - örnek, şablon
Ülke: Türkiye